fbpx
Çarşamba, 23 Ocak 2008 14:57

Acı Ama Gerçek (Bu Nasıl Türkçe)

Ögeyi değerlendirin
(5 oy)

Image Vatandaş Osman; (Acı ama gerçek...) 

Vatandaş 'Türk Osman' Osman Bey, sabah saat 7.00'de Casio masa saatinin alarmıyla gözlerini açtı. Puffy yorganını kaldırdı. Hugo Boss pijamalarını çıkarıp Adidas terliklerini giydi. WC'ye uğradıktan sonra banyoya geçti. Clear şanpuan ve Protex sabunuyla duşunu aldı. Colgate ile dişlerini fırçaladı. Rowenta ile saçlarını kuruttu. Bill's gömleğini ve Pierre Cardin takımını giydi. Lipton çayını içti. Sony televizyonda medya özetlerini ve flash haberleri izledi.

Citizen kol saatine baktı. Aile fertlerine 'çav' deyip Hyundai otomobiline bindi. Blaupunkt radyosunu açarak, rock müzigi buldu. Agzina bir Polo seker atti Sehrin göbegindeki Mega Center'daki ofisine varinca, Casper bilgisayarini çalistirdi. Microsoft Excel'e girdi. Ofisboy' dan Nescafe'sini istedi.

Saat 10.00'a dogru açlığını yatıştırmak için Grisini yedi. Öglen Wimpy's Fast Food kafeteryaya gitti. Ayaküstü, Coca Cola ve hamburgeri mideye indirdi. Camel sigarasini yakip Star gazetesini karıştırdı.

Aksam-üzeri iş çıkışı Image Bar'a uğrayıp JB'sini yudumladı, sonra köşedeki Shopping Center'a ugradi. Esinin siparis ettigi Persil Supra deterjan, Ace çamasir suyu, Palmolive
sampuan,
Gala tuvalet kagidi,
Sprite gazoz ve Johnson kolonyayi alarak kasaya yanasti. Bonus kartiyla faturayi ödedi.

Hafta sonu eşi Münevver'le Galleria'ya giden Osman Bey, Showroom'lar dolaşıp Kinetix ayakkabı, Lee Cooper blue jean satın aldı.

Akşam evde bir gazetenin verdiği TV Guide'a göz atan Osman Bey, kanallar arasında zapping yaparak, First Class, Top Secret, Paparazzi gibi programlar izledi.

Aynı anda Outdoor dergisini karıştırdı. Saat 22.00'ye dogru Show'da Türk dili üzerine panel başladı

Uykusu gelen Osman Bey, televizyonu kapatip yatak odasına geçerken, kendini mutlu hissetti.

' Ne mutlu Türk'üm diyene!' diye gerindi ve uyudu.

Hala da uyuyor..


Image BUGÜNDEN SONRA DİVANDA, DERGAHTA, BARGAHTA, MECLİSTE VE MEYDANDA TÜRKÇEDEN BAŞKA DİL KULLANILMAYACAKTIR. KARAMANOĞLU MEHMET BEY (13 Mayıs 1277)

Karamanoğullarının üçüncü hükümdarı Karamanoğlu Mehmet Bey, millet olarak yaşamanın ilk şartı olarak, dil birliğinin sağlanması gerektiğine inanıyordu. Kendi dilini ve kültürünü hor görüp başka kültürlere özenenlere karşıydı. 1277 yılında yayınladığı fermanla Türkçe den başka bir dil konuşulmasını yasakladı.

Yedi asır önce Türkçe ye verilen değeri günümüzde görememek aşağıda okuyacağınız şiirdeki gibi sizlerinde yüreğini sızlatıyorsa artık dilimize sahip çıkmanın zamanı gelmiş demektir.


Karamanoğlu Mehmet Beyi arıyorum.
Göreniniz, bileniniz, duyanınız var mı?
Bir ferman yayımlamıştı;

Bu günden sonra divanda, dergâhta, bargâhta, mecliste, meydanda
Türkçeden başka dil konuşulmaya diye,
Hatırlayanınız var mı?

Dolanın yurdun dört bir yanını,
Çarşıyı, pazarı köyü, şehri
Fermana uyanınız var mı?

Nutkum tutuldu, şaşırdım merak ettim,
Dolandığınız yerlerdeki Türkçe olmayan isimlere,
Gördüklerine, duyduklarına üzüleniniz var mı?

Tanıtımın demo, sunucunun spiker,
Gösteri adamının showman, radyo sunucusunun discjokey,
Hanımağanın first lady olduğuna şaşıranınız var mı?

Dükkânın store, bakkalın market, torbasının poşet,
Mağazanın süper, hiper, gros market,
Ucuzluğun damping olduğuna kananınız var mı?

İlân tahtasının billboard, sayı tabelâsının skorboard,
Bilgi alışının birifing, bildirgenin deklârasyon,
Merakın uğraşın hobby olduğuna güleniniz var mı?

Bırakın eli, özün bile seyrek uğradığı,
Beldelerin girişinde wellcome,
Çıkışında, good-bye okuyanınız var mı?

Korumanın, muhafızın body-guard,
Sanat ve meslek pirlerinin, duayen,
İtibarın, saygınlığın prestij olduğunu bileniniz var mı?

Seki'nin, alanın platform, merkezin center,
Büyüğün mega, küçüğün mikro, sonun final,
Özlemin, hasretin nostalji olduğunu öğreneniniz var mı?

İş hanımızı plâza, bedestenimizi galleria,
Sergi yerlerimizi center room, show room,
Büyük şehirlerimizi, mega kent diye gezeniniz var mı?

Yol üstü lokantamızın fast-food,
Yemek çeşitlerimizin mönü olduğu yerlerde,
Hesabını, adisyon diye ödeyeniniz var mı?

İki katlı evinizi dubleks, üç katlı komşu evini tripleks,
Köşklerimizi villa, eşiğimizi antre,
Bahçe çiçeklerini flora diye koklayanınız var mı?

Sevimlinin sempatik, sevimsizin antipatik,
Vurguncunun spekülatör, eşkiyanın mafya,
Desteğe, bilemediniz koltuk çıkmağa sponsorluk diyeniniz var mı?

Mesireyi, kır gezintisini picnic,
Bilgisayarı computer, hava yastığını air-bag,
Pekâlayı, oluru okey diye söyleyeniniz var mı?

Çarpıcı, önemli haberler flash haber,
Yaşa, varol sevinçleri, oley oley,
Yıldızları star diye seyredeniniz var mı?

Vırvırık dağının tepesindeki köyde,
Cafe-show levhasının altında,
Acının da acısı, nes-kaaave içeniniz var mı?

Toprağımızı, bayrağımızı, inancımızı çaldırmayalım derken,
Dilimizin çalındığını, talan edildiğini,
Özün, el diline özendiğine içi yananınız var mı?

Masallarımızı, tekerlemelerimizi, atasözlerimizi unuttuk,
Şarkılarımızı, türkülerimizi, ninnilerimizi kaybettik.
Türkçemiz elden gidiyor, dizini döveniniz var mı?

Karamanoğlu Mehmet Bey i arıyorum,
Göreniniz, bileniniz, duyanınız var mı?
Bir ferman yayınlamıştı....
Hayal meyal hatırlayıp da sahip çıkanınız var mı?

Yusuf YANÇ


 Dünya'yı 'Türkçe' okuyun...

Coğrafyayı vatan yapan, insanları millet yapan unsurların en başında dil gelir. Türkiye ve Türklüğün bir siyasi sınırı birde kültür sınırı vardır. Siyasi sınırımız içinde bulunduğumuz vatan iken kültür sınırımız Türkçenin konuşulduğu her yere uzanır. Üzerinde hangi bayrak dalgalanırsa dalgalansın Türkçenin konuşulduğu her yer kültür sınırımız içerisindedir. Hem siyasi hemde kültür sınırımızın bekçisi ise Türkçedir.

Bunun için Türkçeye sahip çıkalım...

Not : Elektronit Postama gelen bu yazı çok hoşuma gitti sizlerle paylaşmak istedim.

Okunma 5013 kez Son değişiklik Çarşamba, 23 Ocak 2008 15:26
Yorum yapmak için oturum açın

Reklam

Ziyaretçiler

46472064
Bugün
Dün
Bu Hafta
Geçen Hafta
Bu Ay
Geçen Ay
Toplam
35313
43558
258978
46018525
757558
975985
46472064

IP: 3.144.97.189
28-04-2024 18:34

Copyright © 2008 - 2020 AntalyaNet.Net All rights reserved